özellikle yaz akşamları dışarıda, ayakta takılması; içeride takılmaktan daha eğlenceli olan mekan.
son zamanlarda alışveriş ve yemek merkezine dönüşse de, Arap turist istilasına uğrasa da, kültürel mojosunu kaybetse de; hala aşağı yukarı yürümesini en çok sevdiğim cadde. asla vazgeçemem asla.
gece 12'den sonra, buradan Göreme'ye yürümüşlüğümüz var. koruyucumuz Tombiş (sevdiğimiz ve peşimizi bırakmayan bi köpek) ve terliklerimizle. gayet güvenli ve heyecanlı bi yolculuktu diyebilirim.
sanatçılar kasabası. burada her türden insan bi arada ve mutlu. Kızılırmak Köprüsü'nden geçip, parkta soluklanmayı ve üstüne kebap yiyip şişmanlamayı unutmayın.
aslında terkedilmiş bi kasaba gibi görünse de, gizemli güzellikleri var. mesela közde kahve üstü bira içebileceğiniz küçük bi barı ve uygun pansiyonları. ayrıca vadi yürüyüşünün de çıkış noktası.
akşam takılmak için en uygun yer burası. yemek ve bira eşliğinde dışarıdaki canlılığı izlemek ve sonrasında aralarına katılıp gezinmek priceless. not: Çin yemeği bile bulabilirsiniz.
Kapadokya ruhunun kültür ve sanatla birleştiği hisar. özellikle Argos'un restore ettiği bölümler hem Anadolu şamanizmine uygun hem de tam bi sanat eseri. en güzel konserler burada izlenir, dinlenir.
müzik, sanat, güneş, ateş ve şiir. bi de geleceği etkileyen olan kehanetler. Apollon ruhuyla dolmak için derin bi nefes alın.
Aspendos kralının damat adayı ikiz kardeşlere, kızını ortadan ikiye ayırarak vermesi gibi grotesk bi hikayesi olmasına rağmen, dünyanın en estetik tiyatrolarındandır. akustiği ise dillere destandır.
kaya bloklara oyulmuş kiliseler, freskler ve geometrik şekillerden oluşan açık hava müzesi. burada manastır hayatına ve turistliğin ne kadar güzel bi şey olduğuna dair fikir edinebilirsiniz.
modern dünyayı antik dünyaya bağlayan köprü. dünyanın en eski köprülerinden biri ve bütün köprüler gibi anlamlı.
en güzel, en Pagan balbal örneklerini görebileceğiniz mezarlık. 4 element, Hecate yıldızı gibi sembollere dikkat.
gün batımına doğru tırmanıp, ulu kral başlarıyla birlikte, güneşin batışını Komagene uygarlığının doğuşunu izleyin.
bi sürü doğal havuz, hem de pamuk gibi beyaz. uzaktan izlemesi de, içine uzanması da çok zevkli.
dibinde tarihi eserler olan doğal havuzunda yüzüp, kurulanmak için tapınağında tur atın.
eski Mardin'le arasında 4 km yol var. hiç sorun değil. yürüyerek gidin ve gerçek bi mucizeyle karşılaşın. büyülenmemek elde değil.
kaburga dolması + buz gibi ayran, kiliseler, Süryani şarabı ve Meereen'i andıran evler. doğuda fantastik bi dünya.
Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "Saatleri Ayarlama Enstitüsü"nü okuyanlar burayı mutlaka görmeli.
dağa oyulmuş, fantastik kilise. kiliseye ulaşmak için tırmanırken, dağda gördüğünüz manzara sizi büyüleyecek fakat içi tam bi harabe. neden? oyulmuş ikonalar, ilan-ı aşk edilmiş duvarlar yüzünden.
